Sultan II. Mahmut döneminde 1834’te kapsamlı bir onarım geçirmiştir.
Sultan II. Abdülhamid döneminde cami ve minare tamir edilerek, cami görevlileri için ahşap bir meşruta eklenmiştir.
1944’te Toprak Ofisi’ne devredilmiş ve bir süre un deposu olarak kullanılmıştır. 20. yüzyılda çeşitli restorasyonlar görerek günümüzdeki hâline kavuşmuştur.
- Öne çıkan özellikleri
Osmanlı’nın önemli Darüssaade ağalarından Abbas Ağa tarafından inşa ettirilmiştir.
Kesme taş duvarlar üzerine inşa edilen yapı, ahşap çatılı ve kiremit kaplamalıdır.
Hünkâr mahfili bulunan nadir camilerden biridir.
Caminin yanında 1669 tarihli bir çeşme yer almaktadır.
Caminin bulunduğu semt, zamanla “Abbasağa Mahallesi” olarak anılmaya başlanmıştır.
Caminin avlusu yüksek duvarlarla çevrilmiş olup, biri doğrudan camiye, diğeri ise hünkâr mahfiline açılan iki girişi vardır.
İç mekân ahşap tavanlı olup, geometrik süslemeler, altın yaldızlı motifler ve Osmanlı ahşap işçiliğinin zarif örneklerini barındırmaktadır.
Caminin minaresi, kare kaide üzerinde yükselen silindir gövdeli ve tek şerefelidir.