Kanuni Sultan Süleyman veya kızı Mihrimah Sultan (Kaynaklar ikisinin de adını geçirmektedir)
Mimarı
Mimar Sinan
- Yapımından sonraki değişiklikler
Zamanla yapının imaret-tabhâne, han, kasır ve muvakkithanesi yok olmuş; hamam ve han 1936’da yıkılmış, yerine modern yapılar inşa edilmiştir.
1831’de Sultan II. Mahmud’a ait bir tuğra çeşmenin ayna taşına yerleştirilmiştir.
Cami çeşitli dönemlerde onarım görmüş ve külliyenin bazı bölümleri işlev değişikliğine uğramıştır.
- Öne çıkan özellikleri
İskele Camii olarak bilinen dikdörtgen planlı yapı, üç yönde yarım kubbelerle desteklenen on metrelik ana kubbeye sahiptir; ön cephede yarım kubbe bulunmaz.
İki minaresi tek şerefeli olup, caminin yüksek tavanları, mukarnaslı mihrabı ve mermer minberi klasik Osmanlı mimarisini yansıtır.
Camiyi çevreleyen ikinci bir son cemaat yeri ve 20 köşeli mermer bir şadırvan deniz tarafından rüzgâra karşı koruma sağlar.
Yapının konumundan dolayı, özellikle Nisan ve Mayıs aylarında sabah güneşin ve ayın doğuşu caminin minareleri arasında izlenebilmektedir. Bu özellik, Mihrimah’ın (Güneş ve Ay) anlamına uygun bir sembolik işlev kazandırır.
Medrese, sıbyan mektebi, han, türbe ve çeşmeleri ile dikkat çeken külliye, İstanbul Boğazı kıyısındaki etkileyici panoramik manzarasıyla Mimar Sinan’ın şehir planlama becerisini de yansıtır.