Kışlanın aciliyeti ve maliyet azaltma amacıyla cami başlangıçta kubbesiz ve minaresiz olarak düz çatılı şekilde inşa edildi.
1835 yılında camiye ahşap bir kubbe eklendi, kurşun levhalarla kaplandı.
1836 yılında taş bir minare eklendi.
İstanbul’un işgali (1918-1923) sırasında Fransız kuvvetleri, kışla camisini cephanelik olarak kullandı.
28 Haziran 1919’da çıkan yangın sonucu cami tamamen yanmış, yanındaki hamam ise kısmen hasar almıştır. Yangında patlamalar yaşandığı için cami büyük hasar görmüş ve sadece minaresi ayakta kalmıştır.
- Öne çıkan özellikleri
Rami Kışlası Camii olarak da bilinir.
Cami başlangıçta kubbesiz ve minaresiz inşa edilip sonradan ahşap kubbe ve taş minare eklenmiştir.
İşgal dönemi sırasında cami cephanelik olarak kullanılmış ve yangında büyük ölçüde zarar görmüştür.
Yangında minaresi ayakta kalmış olan cami, II. Mahmud Vakfı hayratından bir eser olarak kayda geçmiştir.