Sultan II. Bayezid, babası Fatih Sultan Mehmed’in vefatı üzerine tahta geçmiş, 31 yıl süren uzun ve görece barışçıl bir saltanat dönemi geçirmiştir. Osmanlı Devleti’nin sınırlarını korumuş, sanat, ilim ve hayır eserlerine büyük önem vermiştir. Oğlu Yavuz Sultan Selim’e saltanatı bıraktıktan sonra Dimetoka’ya gönderilmiş, Çorlu yakınlarında vefat etmiş ve vasiyetine rağmen Eyüp Sultan’a değil, İstanbul’a getirilerek kendi adını taşıyan caminin haziresine defnedilmiştir.
Türbe Hakkında:
Yapım Yılı: 1514
Kim Yaptırdı: Yavuz Sultan Selim
Mimarı: Mimar Hayreddin
Öne Çıkan Özellikleri:
Klasik Osmanlı türbe mimarisinin erken örneklerindendir; Mimar Sinan öncesi üslup ile klasik dönem arasında geçiş niteliği taşır.
Sekizgen planlıdır; her kenar 5,35 metre uzunluğundadır ve küfeki taşından yapılmıştır.
Sağır sekizgen kasnaklı bir kubbe ile örtülüdür.
Her cephede altlı üstlü ikişer pencere bulunur.
Giriş kısmındaki geniş saçaklı hol 18. yüzyıl sonlarında yenilenmiştir.
İki renkli taşlardan yapılmış kemeri üzerinde Besmele yazılıdır; kündekâri tekniğinde işlenmiş kapı kanatları madeni kabaralarla süslenmiştir ancak süslemeler kısmen kaybolmuştur.
Dış cephede yeşil ve somaki taşlar kullanılarak sade üsluba zarif detaylar eklenmiştir.
İç mekanda 19. yüzyıl barok üslubu kalem işleri, Tanzimat döneminde yapılmış ve 1940’lı yıllardan sonra onarımda yenilenmiştir.
Alt pencereler üzerindeki madalyonlarda manzara resimleri ve Esma-ül Hüsna yer alır.
Sultan II. Bayezid’in sandukası, ortada tek başına yer almakta, sedef kaplı bir şebeke ile çevrilmiştir.
Sanduka örtüsünde Maraş işi sarı simle doğum, cülus, saltanat süresi ve ölüm tarihi işlenmiş, üzerinde celi-sülüs hatla Kelime-i Şahadet ve Kur’an ayetleri yazılmıştır.