Rivayete göre, Fatih Sultan Mehmed, İstanbul’u fethederken Bizanslılar, Osmanlı ordusunun ilerleyişini durdurmak için şehrin su kuyularını zehirler. Savaşın en çetin anlarında Osmanlı askerleri büyük bir susuzluk sıkıntısıyla karşı karşıya kalır. Rivayete göre tam bu sırada, sırtında su kırbası, elinde su taslarıyla bir derviş belirir.
Askerler, ansızın ortaya çıkmasından dolayı ona “Zuhurat Baba” adını verirler. Zuhurat Baba, “Allah Allah!” nidalarıyla ordunun susuzluğunu giderir; tek bir kırba suyla koskoca askeri doyurur. Savaş sona erdiğinde bu mübarek zatın şehit düştüğü görülür. Kanlar içinde yerde yatan Zuhurat Baba’nın su kırbasından ise bir pınar gibi sürekli su aktığına şahit olunur. Onun bir Allah dostu olduğuna inanılır ve şehit düştüğü yere defnedilerek hatırası yaşatılır.
Türbe Hakkında:
Yapım Yılı: 15. yüzyıl
Kim Yaptırdı: Bilinmiyor
Mimarı: Bilinmiyor
Öne Çıkan Özellikleri:
Zuhurat Baba Türbesi, yeşil parmaklıklarla çevrili, geniş ve ağaçlar arasında yer alan sade bir yapıdır. Şehrin en çok ziyaret edilen kutlu mekanlarından biri olup, özellikle dilek ve dualar için halkın yoğun ilgisini çeker. Sessiz ve huzurlu atmosferiyle ziyaretçilerine manevî bir sükûnet sunar.